İnternet sitemizde paylaşılan Yargıtay Kararları tamamen bilgilendirme amaçlı olup, kararların doğruluğu yargitay.gov.tr adresinden teyit edilmeden kullanılan kararlardan doğabilecek zararlar için ES Hukuk Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir.

TİCARİ ARAÇ NİTELİĞİNDE OLMASA DAHİ ARAÇTAN MAHRUMİYET ZARARININ TAZMİNİ İSTENEBİLİR.

24.03.2023 4443

4. Hukuk Dairesi         2021/26464 E.  ,  2022/11237 K.


"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından kanun yararına bozma yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R

Davacı vekili, davacıya ait araca, davalıların zorunlu trafik sigortacısı ve sürücüsü oldukları aracın çarpması sonucunda araçta hasar meydana geldiğini, aracın serviste kaldığı dönem boyunca kullanımdan mahrum kaldığını ve araçta değer kaybı meydana geldiğini belirterek, araç değer kaybı ve araç mahrumiyet bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Amasya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/04/2019 tarih, 2016/362 esas, 2019/117 karar sayılı ilamında; toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile değer kaybına ilişkin olarak 1.500,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hükmün Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından HMK’nın 363 maddesi gereğince kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nün aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair kanun yararına temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, meydana gelen kazada davacıya ait aracın hasarlandığını, aracın onarım süresince aracından mahrum kaldığını açıklayıp araç mahrumiyet bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davaya konu aracın ticari taksi niteliğinde araç olmadığı gerekçesi ile aracın günlük kazanç kaybına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Bir şeyin kısmen hasar görmesi halinde, kullanılamamasından doğacak zararlar sorumlu kişiden talep edilebilir. Motorlu araç zarar görmüş ise aracın kullanım amacına göre araçtan mahrumiyet zararı belirlenmelidir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Esas: 2015/17333, Karar: 2016/3648 sayılı kararı) Somut olayda, davacı, aracının serviste kaldığı süre zarfında kendisine herhangi bir araç temin edilmediğini, aracını kullanmaktan mahrum kaldığını belirtmiştir.
Şu halde; davacının tamir süresince aracın kullanılmasından mahrum kalması nedeni ile zararının oluştuğunun kabulü gerekir. Bunun için aracın ticari olması gerekmeyip sırf kullanımdan mahrum kalmak da giderilmesi gereken zararlar arasındadır. Ne var ki, araç mahrumiyetine ilişkin zarar dolaylı zarar olup trafik sigortasının teminatı dışında kalmaktadır.
Buna göre mahkemece, dosyada bulunan hasar tamir belgelerine göre aracın ne kadar sürede tamir edileceğini belirlemek amacıyla bilirkişiden rapor alınarak, belirlenen süre içerisinde davacının araç mahrumiyeti nedeniyle zararına ilişkin delilleri sorulmalı, ne iş yaptığı belirlenmeli, evi ile işyeri arasındaki uzaklık dikkate alınmalı, aracı ile gidip gelmesi halinde yapacağı zorunlu giderler (yakıt gideri gibi) belirlenecek zararından indirilmelidir. Araç mahrumiyetine ilişkin delil sunulamaması halinde ise 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca mahkemece hakkaniyete uygun bir bedel tayin ve takdir edilerek anılan zarardan davalı sürücü...’ın sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuş, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün sair kanun yararına temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nün kanun yararına temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı HMK’nın 363. maddesi uyarınca hükmün, hukuki sonuçlarına etkili olmamak kaydı ile KANUN YARARINA BOZULMASINA, bozma kararının bir örneğinin Resmi Gazete'de yayınlanmak üzere Adalet Bakanlığına gönderilmesine 29/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.