İnternet sitemizde paylaşılan Yargıtay Kararları tamamen bilgilendirme amaçlı olup, kararların doğruluğu yargitay.gov.tr adresinden teyit edilmeden kullanılan kararlardan doğabilecek zararlar için ES Hukuk Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir.

ÖĞRENCİNİN YURT İLE İLİŞİĞİNİN KESİLDİĞİ TARİHTEN SONRAKİ AYLARA İLİŞKİN YURT ÜCRETİNİN %30 BEDELİNİN ALINMASI HAKSIZ ŞART NİTELİĞİNDE OLMAYABİLİR.

24.02.2023 1660

Yargıtay 3. Hukuk Dairesinden:

ESAS NO : 2022/111

KARAR NO : 2022/1287

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGITAY İLAMI

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ: KARABÜK 1. ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ

TARİHİ: 08/07 /2020  

NUMARASI: 2019/222-2020/76  

DAVACI: ODABAŞ YURTEGİTİM TURİZM İNŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.  YEK. AV. İL TER FATİH KORKUT

DAVALI: BETÜL TÜRK

Taraflar arasındaki hakem heyeti kararına itiraz davasının mahkemece yapılan  yargılaması neticesinde hakem heyeti kararının kaldırılmasına davanın esastan reddine dair  kesin olarak verilen hükmün Adalet Bakanlığınca kanun yararına bozulması istenilmekle;  temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup  gereği düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı, davalı ile arasında 14/09/2018 başlangıç tarihli özel yurt konaklama hizmet  sunum taahhütnamesi imzalandığını, davalının kendisine ait öğrenci yurdunda 15/09/2018  tarihinden 15/06/2019 tarihine kadar 10 ay boyunca kalınası karşılığında aylık taksiti 650,00  TL olmak üzere toplam 6.500,00 TL ödeme yapacağının kararlaştırıldığını, ancak davalının  2018 ekim ayında yurttan ayrıldığını, o dönem yürürlükte olan Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği 20/4 fıkrasında yer alan düzenlenmeye ve yine taraflarca imza edilen  hizmet sunum taahhütnamesinin genel hususlar başlıklı 9. maddesinde yer alan  düzenlenmeye göre davalıdan kalmış olduğu ekim ayının ücreti olan 650,00 TL ve kalan  aylara ait toplam ücretin (5.200,00TL) %30’u oranındaki cayma bedeli olan 1.560,00 TL  talep edildiğini, davalıdan başkaca bir ücret isteminde bulunulmadığını, ancak davalının  kendisinden talep edilen toplam 2.210,00 TL’yi ödemediğini, söz konusu bedelin ödenmesi  için Safranbolu İlçe Tüketici Hakem Heyetine başvuru yaptığını, Safranbolu Hakem  Heyetinin kapanmış olması nedeniyle hakem heyetince dosyanın Karabük Valiliği İl Tüketici  Hakem Heyeti’ne gönderildiğini, Karabük Valiliği İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının  012220190001297 no’lu kararı ile başvurunun reddine karar verdiğini, Hakem heyetinin ret  gerekçesinde uyuşmazlığın TKHK kapsamında olmadığının belirtildiğini, Hakem heyetinin  bu gerekçesinin hiçbir hukuki açıklamasının bulunmadığını, davalı arasında yapılan işlemin  tüketici işlemi olduğunu ve uyuşmazlıkta tüketici hakem heyetlerinin görevli olduğunu  belirterek Karabük Valiliği İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 012220190001297 no’lu  kararının iptali ile davalının yurtta kaldığı ekim ayı ücreti ile cayma bedelinin toplamı olan  2.210,00 TL’nin davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 

Davalı, cevap vermemiş ve ön inceleme duruşmasına katılarak “Ben Ekim ayında 10 gün falan kaldım. Ekim ayında ücreti ödedim. Buna ilişkin makbuzda yanımdadır. Ben sadece bir kere 650,00 TL ödedim. Buna ilişkin makbuzu dosyaya sunuyorum.” şeklinde  beyanda bulunmuştur.

Mahkemece, sözleşme hükmünün haksız şart mahiyetinde olduğu, haksız şart niteliğinde olan hükmün ise geçersiz olduğu, davalının beyanında da 1 ay süreyle kaldığı ve  bu 1 aya yönelik olarak 1 aylık ücret olarak 650,00 TL nin ödendiğine ilişkin dekontu ibraz  ettiği gerekçesiyle Karabük Valiliği İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 13/09/2019 tarih  ve 012220190001297 karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın esastan reddine karar verilmiştir.

Adalet Bakanlığının 31/12/2021 tarihli yazısında; gerekirse davacının kayıtları üzerinde bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılarak davalının yurttan ayrılması sonrasında  davacının başka bir kişiyi yurda alıp almadığı ve bu bağlamda davacının zararının bulunup  bulunmadığı saptanarak, davacının bu durumda herhangi bir zararının bulunmadığının  anlaşılması halinde davanın reddine karar verilmesi, zararının bulunması halinde ise yukarıda  belirtilen yönetmeliğin ve sözleşmenin ilgili hükümleri gözetilmek suretiyle davacının talep  edebileceği miktar belirlenerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı  şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı bulunduğu ileri sürülerek; kararın, 6100  sayılı HMK’nın 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir.

Dava, Karabük Valiliği İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 13/09/2019 tarih ve  012220190001297 karar sayılı kararının iptali ile Ekim ayı ücreti ile cayma bedeli toplamı  2.210,00 TL’nin davalıdan tahsili talebine ilişkindir.

Davacı ile davalı arasında arasında imzalanan 14/09/2018 tarihli Özel Öğrenci Yurdu Hizmet Sunum Sözleşmesinde; sözleşmenin geçerlilik süresi 15/9/2018-15/6/2019 tarih  aralığı olarak, sözleşme bedeli ise 6.500,00 TL olarak belirlenmiştir. Sözleşmede öngörülen toplam hizmet bedeli olan 6.500,00 TL’nin aylık 650,00-TL olarak davacıya ödeneceği, genel hükümler başlıklı 9. maddesinde ise “Kuruma kayıt yaptıran öğrencilerden 15 Eylül tarihine kadar kurumdan ayrılan hizmet sunum taahhütnamesinde belirlenen yıllık barınma hizmeti ücretinin %10’u, 15 Eylül ve sonrasında ayrılan barınma hizmeti aldığı aylar ve içinde  bulunan ayın ücretinin tamamı ve kalan aylara ait barınma hizmeti ücretinin %30’u alınır.” şeklinde düzenlenmenin yer aldığı, davalının ise 20.09.2018 tarihli makbuz ile davacıya sadece bir kez 650,00-TL ödeme yaptığı ve davalının sözleşme süresinden önce Ekim 2018 tarihi itibariyle yurttan ayrıldığı sabittir.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı öğrencinin sözleşmenin sona ermesinden önce yurttan ayrılması halinde ekim ayı ve kalan ayların barınma hizmetinin %30 karşılığı olan bedelin davalıya ödenip ödenmeyeceği noktasındadır.

Mahkeme, sözleşme hükmünün haksız şart mahiyetinde olduğu, haksız şart niteliğinde olan hükmün ise geçersiz olduğu, davalının beyanında da 1 ay süreyle kaldığı ve 1 aylık ücret olarak 650,00 TL’nin ödendiğine ilişkin dekontu ibraz ettiği gerekçesiyle Karabük Valiliği İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 13/09/2019 tarih ve 012220190001297 karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın esastan reddine, karar vermiştir.

Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan Özel Öğrenci Yurtları Yönetmeliğinin Barınma Hizmeti Ücreti ve Yükümlülükler başlıklı 20/4. maddesinde “Kuruma kayıt yaptıran öğrencilerden 15 Eylül tarihine kadar kurumdan ayrılanlardan hizmet sunum taahhütnamesinde belirlenen yıllık barınma hizmeti ücretinin % 10’u, 15 Eylül ve sonrasında ayrılanlardan ise barınma hizmeti aldığı aylar ve içinde bulunulan ayın ücretinin tamamı ve kalan aylara ait barınma hizmeti ücretinin %30’u alınır. Bu öğrencilere depozitoları ile peşin ödeme yapılan hallerde bu fıkraya göre hesaplanacak ücret mahsup edilerek geriye kalan tutar bir ay içinde iade edilir ve hizmet sunum taahhütnamesi feshedilir. Aylık barınma hizmeti ücreti, hizmet sunum taahhütnamesinde belirlenen yıllık barınma hizmeti ücretinin hizmet sunulmak üzere belirlenen ay sayısına bölünmesi ile tespit edilir.” şeklinde yer alan düzenleme ve 14.09.2018 tarihli sözleşmenin 9. maddesinde yer alan düzenleme birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu sözleşme hükmünün haksız şart niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır.

O halde; mahkemece, öğrencinin yurt ile ilişiğinin kesildiği Ekim 2018 tarihinden sonraki aylara ilişkin yurt ücretinin %30 bedelinin ve son kaldığı ay olan Ekim 2018 ayı yurt  bedelinin toplamı olan 2.210,00-TL bakımından yukarıda yer alan yönetmelik hükmü ve sözleşme hükmü birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddi yönünde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olduğundan Adalet  Bakanlığının yerinde görülen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma  taleplerinin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA  BOZULMASINA, aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca gereği yapılmak üzere bozma  kararının bir örneğinin ve dava dosyasının Adalet Bakanlığına gönderilmesine, 21.02.2022  tarihinde oy birliği ile karar verildi.