İnternet sitemizde paylaşılan Yargıtay Kararları tamamen bilgilendirme amaçlı olup, kararların doğruluğu yargitay.gov.tr adresinden teyit edilmeden kullanılan kararlardan doğabilecek zararlar için ES Hukuk Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir.

TAŞIMA SIRASINDA MEYDANA GELEN KAYIP VE HASARDAN TAŞIYICI SORUMLUDUR.

16.04.2025 59

11. Hukuk Dairesi         2023/2063 E.  ,  2024/360 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2017/992 Esas, 2022/721 Karar
DAVA TARİHİ :
HÜKÜM :Kısmen kabul

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 25.08.2011 tanzim tarihli Yurt Dışı Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi akdedildiğini, davalıya ait yurt dışı gönderilerin müvekkili şirket tarafından taşındığını, 8.536,83 TL tutarındaki bakiye taşıma ücretinin davalı tarafından ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek borçlunun itirazının iptali ile borçlunun %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde; dava konusu sözleşmede İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığını, bu nedenle mahkemenin yetkisine ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini, davacının taşıma sırasında faturaya konu malları kaybettiğini, kaybettiği malların bedelini de kendisinden tahsil etmek istediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
1. Davanın açıldığı Bakırköy 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08.04.2014 tarih, 2013/275 E. ve 2014/96 K. sayılı kararı ile somut uyuşmazlık bakımından İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiş, yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosya İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesine tevdi edilerek ... esas almıştır.

2.Mahkemece 19.10.2015 tarih, 2015/104 E. ve 2015/728 K. sayılı kararı ile taraflar arasında 25.08.2011 taihinde yurt dışı taşıma ve cari hesap sözleşmesi akdedildiği, davalıya ait yurt dışı gönderilerin davacı şirket tarafından taşındığı, davacının 8.536,83 TL tutarındaki bakiye taşıma ücretinin davalı tarafından ödenmediği, davalının bir kısım mallarının kaybolduğu iddiasının ise bu yönde açılmış bir davanın bulunmaması ve takas-mahsup talebinin de olmaması nedeniyle incelemesine yer olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile itirazın iptaline, alacak miktarı faturaya bağlı ve likit olduğundan şartları oluşmakla davacı lehine kabul edilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, davalı vekilince temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Dairemizin 05.06.2017 tarih, 2016/1318 E. ve 2017/3857 K. sayılı kararıyla davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 139. maddesi uyarınca iki kişinin, karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her birinin alacağını borcuyla takas edebileceği; alacaklardan biri çekişmeli olsa bile takasın ileri sürülebileceğinin düzenlendiği, anılan Kanun hükmü uyarınca davalı-borçlunun, davacı-alacaklı nezdindeki muaccel alacağını alacaklının navlun alacağı ile takas etme hakkını haiz olduğu gibi sözleşmeye konu yükün teslim edilmemesi nedeniyle navlun ücreti ödenmesinin gerekmediğine yönelik savunmasının aynı zamanda bir mahsup talebi olduğu, davalının, takas ve mahsup taleplerini kendisine karşı açılan davada ileri sürebileceği, mahkemece davalının takas ve mahsup talebine yönelik değerlendirme yapılarak olumlu veya olumsuz bir karar vermesi gereğine işaret edilerek bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının, davalı adına düzenlediği takibe dayanak faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasında yurt dışı taşıma ve cari hesap sözleşmesinin mevcut olduğu, dava konusu taşımanın Montreal Konvansiyonu hükümlerine tabi olduğu, taşıma-yük senedinde gönderici tarafından emtia-kargo ile ilgili kargonun beyan edilen değeri bölümünde herhangi bir değer beyanında bulunulmadığı, dava konusu mallardaki kayıp ve hasarın taşıma sırasında meydana geldiği, davacı taşıyıcının meydana gelen zarardan sorumlu olacağı, Montreal Konvansiyonu hükümlerine göre olay tarihinde kg başına 19 SDR'nin belirlendiği, bu hesaba göre alacak miktarın emtianın tamamının kaybı dikkate alındığında taşıyıcının sınırlı sorumluluğu ile 8.563,83 TL olacağı, bu meblağdan 1.271,51 TL takas ve mahsup edilebilir tutarın düşümü ile 7.292,32 TL alacağın talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne davalının icra takip dosyasına yaptığı itirazın 7.292,32 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihine kadar avans faizi uygulanmasına, icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; takas-mahsup taleplerinin gereği şekilde incelenmediğini, kargo gönderilerindeki olağan dışı fiyatlandırmaya yönelik itirazlarının dikkate alınmadığını, sadece davacı tarafından kaybedilen mallardan ... müvekkil zararına yönelik inceleme ile yetinildiğini, kargo gönderilerinin standart fiyatlandırmasının tespit edilmediğini ve mahsuba esas alınmadığını, fatura içeriğinin kabul edilmemekle beraber taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin olduğunu, bu durumda müvekkilinin itirazını cetveli teslim aldığı andan itibaren 1 ay içerisinde yapabileceğini, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, taşıma sözleşmesine dayalı navlun alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

17.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.