İnternet sitemizde paylaşılan Yargıtay Kararları tamamen bilgilendirme amaçlı olup, kararların doğruluğu yargitay.gov.tr adresinden teyit edilmeden kullanılan kararlardan doğabilecek zararlar için ES Hukuk Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir.

VEKALETİNDE İŞE BAŞLATMA YÖNÜNDE ÖZEL YETKİSİ OLMADIĞI SÜRECE İŞVERENİN AVUKATINA YAPILAN İŞE BAŞLATILMA BAŞVURUSU, İŞVERENE YAPILMIŞ OLARAK KABUL EDİLEMEZ.

02.12.2024 141

9. Hukuk Dairesi 2024/666 E. , 2024/4688 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1562 E., 2023/2584 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 23. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/294 E., 2021/812 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesincedavanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ileİlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanınreddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı vediğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne kararverildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenipgereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin işe iade davasının kabul edildiğini ve kesinleştiğini, davalıişverence işe iadesinin gerçekleşmediği gibi işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin deödenmediğini, söz konusu alacaklar için takip başlatıldığını, davalı tarafça takibe hiçbir gerekçegösterilmeden itiraz edildiğini belirterek Ankara 30. İcra Müdürlüğü'nün 2019/354 Esas sayılı dosyasındatakibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icrainkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının işe iade başvurusunu davalı Şirkete değil avukata yaptığını,yapılan bu başvurunun geçersiz olduğunu bu nedenle süresinde başvuru yapılmış kabul edilemeyeceğini,alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının da talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddiniistemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının açtığı işe iade davasındaAnkara 7. İş Mahkemesinin 2015/1202 Esas, 2017/647 Karar sayılı ilâmı ile kabul kabul kararı verildiği vekararın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2018/1447 Esas, 2018/2628 Karar sayılı ilâmıile kesinleştiği, kesinleşen karar üzerine davacının 15.01.2019 tarihli ihtarname ile işe başlatılma talebindebulunduğu, ihtarnamenin işe iade davasında da davalı vekili olan avukata tebliğ edildiği, işveren vekilikendisine tebligat yapıldığı hâlde ihtarnameyi iade etmediği ve 10 günlük başvuru süresinin geçmesineneden olduğu, işbu dava dosyasında, ilamsız icra takip dosyasında, işe iade dosyasında da işe iadebaşvurusu yapılan avukatın aynı avukat olduğu, davalı işveren ile vekil arasındaki vekil ilişkisinin kesintisizdevam ettiği, bu nedenle davanın kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile itirazın iptalinekarar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusundabulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının işe başlaması için avukata gönderdiği ihtarnamenin geçersiz olduğunu, işe iadeninişveren tarafından gerçekleşeceğini, avukata değil Şirkete başvurulması gerektiğinden başvurunun geçersizolduğunu bu nedenle 10 günlük başvuru süresininde kaçırılmış olduğunu, vekile yapılan başvurunungeçersiz sayılacağının Yargıtay kararlarıyla da ... olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararınınortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; işe başlatılma başvurusununişverene yapılması gerektiği, işe başlatma iradesinin tamamen işverene ait olup yönetim ... kapsamındaolduğu, davayı takip için verilen vekâletin kapsamı içinde de işe başlatma konusunda vekilin özel biryetkisinin bulunmadığı, işçi vekili tarafından işverenin vekiline yapılan işe başlatılma başvurusunungeçersiz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarakyeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz istemindebulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; müvekkilinin yasal süre içerisinde noter aracılığı ile işe başlatılma talebinde bulunduğunu,ihtarnamenin davalının avukatına tebliğ edildiğini ve bu esnada davalı ile avukat arasındaki vekillikilişkisinin devam ettiğini, huzurdaki davada da aynı avukatın yer aldığını, başvuru için 4857 sayılı İşKanunu'nun (4857 sayılı Kanun) özel bir usul öngörmediğini, hakkaniyet ilkesi doğrultusunda birdeğerlendirme yapılması gerektiğini, nasıl ki işçi başvurusunu vekil ile yapabiliyorsa işveren vekiline debaşvuru yapılmasının mümkün olması gerektiğini, vekilin işe başlama talebini vekil edene bildirmemesininonun yasal sorumluluğunu doğuracağını ve bunun iç ilişkilerini ilgilendirdiğini, işveren vekiline yapılacakher türlü başvurunun kabulü gerektiğini, davalı ile vekilinin adreslerinin aynı ilde olduğunu, başvurudanhaberdar olunmadığının kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının süresinde ve usule uygun işe başlama talebinde bulunup bulunmadığı, boşta geçensüre ücreti ve işe başlatmama tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususlarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile371 inci maddesi,
2. 4857 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yeralan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere,uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına,yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacıvekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek niteliktegörülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrasıuyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
ES Hukuk Bürosu, Şişli Avukatlık Bürosu, Mecidiyeköy Avukatlık Bürosu, Şişli Hukuk Bürosu, Mecidiyeköy Hukuk Bürosu