ŞÜPHELİNİN RIZASI BULUNSA DAHİ TELEFONDAN ELE GEÇİRİLEN BİLGİLERİN KAYIT ALTINA ALINABİLMESİ İÇİN HÂKİM KARARI VEYA HÂKİM ONAYINA SUNULMAK ÜZERE CUMHURİYET SAVCISININ YAZILI EMRİNİN BULUNMASI GEREKİR.
14.01.2025
79
Yargıtay 10. Ceza Dairesi, E. 2023/15758 K. 2024/18787 T. 15.05.2024:"10. Ceza Dairesi 2023/15758 E., 2024/18787 K.
MAHKEMESİ:Ceza Dairesi
SAYISI: 2023/2478 E., 2023/2635 K.
SUÇ: Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM: Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün onanması
İlk Derece Mahkemesince bozma üzerine verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I.HUKUKİ SÜREÇ
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusuna ilişkin olarak, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca Dairemizce verilen bozma ilamına uyulmak suretiyle duruşmalı yapılan inceleme neticesinde sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 10 yıl hapis ve 20.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
İlişkindir.
III. GEREKÇE
5271 sayılı Kanun'un 134 üncü maddesi kapsamında şüphelinin cep telefonu incelenip, telefondan ele geçirilen bilgilerin kayıt altına alınabilmesi için hâkim kararı veya hâkim onayına sunulmak üzere Cumhuriyet savcısının yazılı emrinin bulunması gerektiği, rızası bulunsa dahi şüphelinin telefonunun incelenip, telefon içeriğindeki mesaj ve benzeri bilgilerin kayıt altına alınamayacağı ve bu kurallara uyulmadan elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı anlaşılmakla;
5271 sayılı Kanun'un 134 üncü maddesi uyarınca hukuka uygun olarak karar veya yazılı emir alınmaksızın, sanığa ait telefonda bulunan whatsapp mesajlarına ilişkin olarak tanzim edilen 02.03.2020 tarihli "telefon ön inceleme ve muhafaza altına alma tutanağı"nın, sanığın telefonunda inceleme yapılmasına rızası bulunsa dahi hukuka uygun delil niteliğinde olmadığı ve hükme esas alınamayacağı; tanık sıfatıyla dinlenmemiş olmalarına rağmen anlatımlarının hükme esas alındığı belirtilen tutanak mümzileri, tanık sıfatıyla dinlenmiş olsalar dahi tutanak içeriğine göre uyuşturucu madde alışverişinin görülmemiş olduğunun anlaşılmasına göre anlatımlarının sonuca etkili olmayacağı gözetilerek yapılan incelemede;
Haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ... ve ... ile aralarında uyuşturucu madde alışverişinin gerçekleştiğine dair görgüye dayalı tespit bulunmayan ve kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanığın savunmasının aksine, ...'ın üzerinde yakalanan uyuşturucu maddeyi fiziki takipten ve yakalamanın gerçekleşmesinden daha önceki bir zaman diliminde sanıktan aldığına ilişkin soruşturma aşamasındaki soyut beyanı dışında her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı görülmüştür.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.05.2024 tarihinde karar verildi.
ES Hukuk Bürosu, Şişli Avukatlık Bürosu, Mecidiyeköy Avukatlık Bürosu, Şişli Hukuk Bürosu, Mecidiyeköy Hukuk Bürosu